
Ormanlar Ülkesi ve Cesur Kirpi - Kısa Çocuk Masalları
Paylaş
Bir zamanlar, yemyeşil ağaçlarla kaplı, kuş cıvıltılarının hiç eksik olmadığı bir orman vardı. Bu ormanda türlü hayvanlar yaşardı: kurnaz tilkiler, neşeli sincaplar, gururlu aslanlar ve elbette minik kirpiler… Ama bu ormanın en küçük, en sessiz kahramanı Kirpi Pıtırcık'tı.
Pıtırcık, dikenleri yeni yeni çıkan, cesur ama biraz utangaç bir kirpiydi. En çok yıldızları seyretmeyi, böcekleri gözlemlemeyi severdi. Diğer hayvanlar onu çok severdi ama bazen cesaretsiz olduğunu düşünürlerdi.
Bir gün ormana beklenmedik bir tehlike geldi. Koca gövdeli, huysuz bir ayı ormanda yeni bir mağaraya yerleşmişti. Ama bu mağara, tüm hayvanların su içmek için gittiği gölete çok yakındı. Ayı, kimseyi yanına yaklaştırmıyor, su içmeye gelenleri kovalıyordu.
Sincaplar susuz kalıyor, tavşanlar ne yapacaklarını bilemiyordu. Tilki, “Ben o ayıya laf anlatamam!” dedi. Aslan bile başını öne eğdi. Hiçbiri cesaret edemedi.
Ama o gece, Pıtırcık gökyüzüne bakarken içinden bir şeyler kıpırdadı. “Ben küçük olabilirim ama bu ormanın bir parçasıyım. Bir şey yapmalıyım,” dedi.
Ertesi sabah erkenden yola çıktı. Ayının mağarasına kadar yürüdü. Ayı, Pıtırcık’ı görünce kahkahayla güldü:
“Sen de kimsin böyle? Minicik şey!”
Ama Pıtırcık sakin bir sesle, “Bu ormanda herkesin yaşama hakkı var. Suyu paylaşmalıyız,” dedi.
Ayı önce kızdı, sonra düşündü. Kimse ona bu kadar nazik ve cesurca konuşmamıştı. “Senin gibi minik bir hayvanın cesareti bende yok,” dedi ve utandı. “Sanırım suyu paylaşmak en iyisi.”
O günden sonra gölet tekrar tüm ormanın oldu. Pıtırcık artık sadece minik bir kirpi değil, ormanın kahramanıydı. Herkes onun ne kadar cesur olduğunu konuştu.
Ve Pıtırcık, o gece yıldızlara bakarken gülümsedi. Çünkü bazen en büyük kahramanlar, en küçük kalplerde yaşardı.